Alman hükümeti 2000 yılında Energiewende olarak adlandırılan bir enerji dönüşüm politikası başlatmıştı. Birincil enerji arzını karbonsuzlaştırmak için uygulamaya geçirilen proje özellikle çevrecilerden büyük övgü aldı.
Programın hayata geçirildiği 2000 yılında, Almanya’nın elektriğinin yüzde 6.6‘sı güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarından geliyordu. Neredeyse yirmi yılın ardından 2019 senesine gelindiğinde ise bu pay yüzde 41.1‘e ulaştı.
Yirmi yıllık süre boyunca Alman vatandaşlar “enerji devrimi” hedefiyle uygulamaya geçirilen bu politika yüzünden ağır bir bedel ödedi. Ülkedeki hanelerin ortalama elektrik maliyeti 2000’den bu yana iki katına çıktı.
Kar yenilenebilir enerjiyi vurdu
Bu yıl bildiğiniz üzere Batı Avrupa‘da son on yılın en soğuk günleri yaşanıyor. Almanya, İngiltere ve Fransa dahil olmak üzere bir çok ülke sert bir soğukla karşı karşıya. Deyim yerindeyse “kar” her yeri kırıp geçiriyor.
Almanya’daki milyonlarca güneş paneli kar ve buzla kaplı olduğu için ülke yeşil enerji sıkıntısı çekiyor. Rüzgar olmadığı için 30.000 rüzgar türbinini boşa çıkmış durumda. Dondurucu hava nedeniyle kar altında kalan güneş panelleri de iş göremez hale geldi.
Almanya, uzun yıllardır dünyanın rüzgar ve güneş başkenti konumunda. Ancak bu yılki sert kış koşulları Energiewende politikasını zora soktu. Bir başka deyişle ülke yeniden “kirli” fosil yakıtlara yani kömür ve doğal gaza yönelmek zorunda kaldı.
